2008 yılından itibaren devletine güvenerek mikro kredi kullanan çiftçiler şaşkına döndü. Kredi taksitlerini bir iki gün geç ödeyen çiftçiler haciz kıskacında boğuşuyor.
Mikro Kredi kullanan çiftçiler isyanda. 10 Yıl önce devletin çiftçilere açtığı mikro krediyi kullananlar gecikmeden dolayı haciz kıskacından kurtulmak için avukat peşinde koşuyor. 2008 yılından itibaren Mikro Kredi kullanmaya başladı. Ödemesiz dönemden sonra kredi taksitlerini bazen gününde bazen de 3,5, 10 gün gecikmeli yatırdı. Bu 3,5, 10 gün gecikmeli ödemeler nedeniyle Mikro Kredi konusunda muhatabı olan İl Özel İdaresi yetkilileri “Sorun değil, borcunuz kapanmıştır” diyorlardı. Ama öyle olmadı.
BORCUNU ÖDEYENE DE İCRA
Kredi borcunu ödeyen de yandı! Mikro kredi kullanan çiftçilerden bir tanesi de, Çatalca Yazlıkköy Mahallesi’nde çiftçilik yapan Ergun Canki. Kullandığı kredi borcunu geç ödemesinden dolayı bin 800 TL borcu çıktı. Canki, bu borcu yatırdı. Tam “İcra kapılarında sürünmeyeceğim” derken bu kez karşısına İl Tarım Müdürlüğü çıktı. Gecikmeleri bahane eden müdürlük kredi dosyalarını sözleşmeli avukatına verdi. Ne olduysa bundan sonra oldu.
Avukat hemen işe koyulup kredilerini geç yatıran çiftçilere icra tebligatı yolladı. Tabii sadece borcunu geç ödeyenler değil, borca kefil olanlarda şaşkına döndü. Ergun Canki borcunu ödemesine rağmen kefil olan arkadaşlarının üstüne de haciz çıkmış.
KÖYLÜYE ‘ÖZEL’ İŞKENCE
Aldığı krediyi ödeyip dosyayı kapatan çiftçiler “Borcunuz yoktur” yazısını alıp derin bir “Ohhh” çekti ama sevinçleri kursağında kaldı. Çünkü “Borcunuz yoktur” yazısına rağmen sırf kredi taksitlerini geç ödedikleri için devletin hışmına uğradılar.
AÇIĞA KÖYLÜ YAMASI
Çiftçi Ergun Canki başına gelenleri şöyle anlatıyor: “7-8 sene önce kredi kullandım. Gecikmeli de olsa borcumu ödedim. Yıllar sonra gecikmeden dolayı karşıma bin 800 lira borç çıktı. Bir yıl önce bu borcuda ödeyip dosyayı tamamen kapattım. Ancak daha sonra bir avukat arayıp, ‘Borcunuz var’ dedi. Borcu ödediğimi söyledim. İl Tarıma gidip oradaki memurlara durumumu anlattım. Hemen dosyamı çıkartıp baktılar ve bana ‘Borcun yok’ dediler. Akabinde elimdeki belgeyle İl Tarım Müdürlüğü’nün tuttuğu avukatın Şişli’deki ofisine gittim. Avukat, elimdeki ödediğim makbuzlara bile bakmadı. Tam 8 bin beş yüz lira borcumun olduğunu söyledi. Israrla, ‘Git borcunu kapat’ diyor. ‘Borcum yok. Neyi kapatayım?” dedim. Avukatın dediğine göre illa bir avukat tutacakmışım. Ben niye avukat tutayım ki? Borcum yok. Ancak sadece benim başım yanmadı. Bana kefil olan arkadaşlarımda haciz gözüküyor. Arabaları var dışarı çıkamıyorlar. Çok sıkıntı çekiyorlar. Avukat dosyayı çekmediği için arkadaşlarım mağdur. İl Tarım Müdürlüğü nasıl başımıza bu belayı sardıysa acilen çözüm bulması gerekiyor.”
