Ekonomik krizin ardından pandemi kısıtlamalarının başlamasıyla yoksulluğun daha çok hissedildiği İstanbul’da, esnafla son dönem yaşadıklarını konuştuk. Dededen fırıncı olan Süleyman Kolcuoğlu, ile fırıncı esnafının pandemi koşullarında yaşadığı sıkıntılar hakkında sohbet ettik. Kolcuoğlu’na bir dokunduk; bin ah işittik…
Fırıncılığa ne zaman başladınız?
“Fırıncılık geçmişimiz yüz yıla kadar dayanıyor. Bende askerliğimi bitirdikten sonra 1970 yılından beri işin başındayım daha önce babam ondan önce dedem vardı. Aile mesleği.”
Son zamanlarda Halk Ekmek tartışılıyor. Fırıncılarda, vatandaşta ekonomik olarak zorda Halk Ekmeğin ekmek satmasına karşı mısınız? Ne sıkıntı yaşıyorsunuz?
“Fırıncılık mesleği zor bir meslek. Son beş yılda iyice zorlaştı. Çünkü girdilerde anormal değişmeler oluyor. Ama ekmek satış fiyatlarında uzun zamandır değişimler olmuyor. Girdideki maliyetlerin fiyatlarına yetişmek mümkün değil onun için fırıncıların büyük sıkıntıları var. Yaşantıyı devam ettirmek mecburiyetindeler onun için fırıncıların sıkıntıları büyük son beş yılda sıkıntılar katlanarak devam ediyor. Halk Ekmek ile bizim bir sıkıntımız yok. Halk Ekmeği biliyoruz zaten. Fakir fukaranın olduğu yerlerde halkın ucuz ekmek almasına karşı çıkmamız da yok. Fukara Halk Ekmek tarafından desteklenmeli. Halk Ekmeğin o mahallelerde daha çok ekmek satmasını tavsiye ediyoruz. Şimdi, Halk Ekmeği pahalı ve ambalajlı yaparak çeşitlendirme yapılarak ve pahalı sattığı ekmeklerin tamamını dışarıda fason olarak yaptırıyor. Onların kendi üretimi değil. Bence Halk Ekmeğin tamamen normal ekmeğe dönerek yapıp satması lazım; veyahut dağıtması lazım. Halk Ekmeğin fakir insanlara bedava verilmesi gerekiyor.”
Fırıncılar olarak siz Halk Ekmeğin satışından değil uygulamalarından mı rahatsızsınız?
“Evet. Uygulamalarından rahatsızız. Fırınlara yakın büfeler açılmasından ve fırınlara karşıymış gibi büyük reklamlar yapılmasına karşıyız. Halk Ekmek tabi ki olacak. Piyasayı dengeleyecek. Böyle bir sıkıntımız yok. ‘Halk Ekmek hiçbir zaman olmasın’ demedik. Zamanında kurulduğunda biz destekledik. Şimdi de destekliyoruz. Halk Ekmek ile bir sıkıntımız yok. Ama Halk Ekmek halka hizmet gibi kullanılmalı; fırıncıyla rekabet yapar hale getirilmemeli.”
Fırıncılar olarak sizi en çok un giderlerinin yanında başka giderler de etkiledi mi?
“Yalnız bizim un giderleri değil, mayası var, doğalgazı var, elektrik var, yakıt giderlerimiz ve işçi giderlerimiz var. Ama en çok bizi etkileyen un, yakıt ve elektrik gibi giderler oluyor. Geçen yıl bu tarihlerde bir çuval un 80 lira civarındayken bugün 160 lira oldu. Bir paket maya geçen yıl bu tarihlerde 30-35 lira iken 90-95 liraya yükseldi. Bunlara ilaveten elektriği ve doğalgazı söylememe gerek yok.”
Son olarak bir mesajınız var mı?
“Ağır bir mesleği icra ediyoruz. Fırıncılık esnafı sıkıntı içinde. Yöneticilerin bizleri hakir görmemesi lazım. Şu zorlu süreçte fırıncılara destek olunması gerekiyor. Bizde halkımızın daha kaliteli ve daha ucuz ekmek yemesinden yanayız. Biz hiçbir zaman aşırı fiyatlarla mal satmanın peşinde değiliz. Biz halkımızı düşünen esnafız. Halkımızla beraber bir yere gelmek istiyoruz. Tek başımıza milletin parasını alıp bir yere gidecek halimiz yok. Dolayısıyla herkese bizim gibi yaşamasını tavsiye ediyoruz.”